Geçen ay Reuters’a konuşan üç OPEC+ kaynağı, Suudi Arabistan da dahil olmak üzere bazı OPEC+ üyelerinin Kazakistan’ın artan petrol üretiminden rahatsız olduğunu belirtti.
Enerji Bakanı Almasadam Satkaliyev, ülkenin petrol üretimini kısmasının mümkün olmadığını, zira üretimin büyük ölçüde yabancı şirketlerin kontrolünde olduğunu ifade etti. Özellikle Chevron’un liderliğindeki Tengiz sahası gibi üç büyük petrol üretim projesinin bu durumdan etkilendiğini vurguladı. Bakan, “Ulusal çıkarlarımıza göre hareket etmek zorundayız. Bu genel bir ifade olsa da içinde bulunduğumuz durumu tam olarak özetliyor.” dedi.
Dünya petrolünün yaklaşık %2’sini ihraç eden Kazakistan, Nisan ayının ilk yarısında Mart ayı ortalamasına kıyasla petrol üretiminde %3’lük bir düşüş kaydetse de, aylardır süren aşırı üretim nedeniyle OPEC+’ya taahhüt ettiği kotayı aşmış durumda. Kaşagan ve Karaçaganak gibi diğer iki büyük petrol üretim projesi de Batılı petrol devleri tarafından işletiliyor. OPEC+ üyelerinin üretim anlaşmasına uyum oranları son bir yılda düşüş gösterdi.
Dünyanın en büyük 10 petrol üreticisi arasında yer alan Kazakistan, OPEC ve Rusya ile varılan anlaşmaya rağmen, Chevron’un Tengiz sahasındaki genişletme çalışmalarının tamamlanmasının ardından hedeflerin üzerinde petrol üretiyor.
Satkaliyev, hükümetinin OPEC+ kotalarına uyumu artırmak için Batılı şirketlerle görüşmeler yapacağını ancak bu şirketler üzerinde sınırlı bir etkiye sahip olduklarını söyledi. Geçen ay göreve başlayan Satkaliyev, “Üretim süreçlerini kontrol etmiyoruz çünkü kararları uluslararası ortaklarımız veriyor.” dedi ve ekledi: “Üretim artışı sadece yeni sahalardan geliyor. Eski sahaları kapatırsak bu bize zarar verir.” Satkaliyev, Kazakistan’ın eski petrol sahalarındaki üretimi azaltması durumunda bu sahaları tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabileceğini ve bu üç projenin Kazakistan’ın petrol üretiminin %70’ini oluşturduğunu belirtti.
Kazakistan, 2026 Haziran’ına kadar petrol üretimini azaltarak aşırı üretimi telafi etmeyi taahhüt etti. Bakan, Kazakistan’ın OPEC+’dan ayrılacağına dair bir açıklama yapmaktan kaçındı fakat ulusal çıkarları gözetmeleri gerektiğini yineledi. “Hareket tarzımızı ayarlamaya çalışacağız. Ortaklarımız bu ayarlamalardan memnun kalmazlarsa, yine ulusal çıkarlarımız doğrultusunda hareket edeceğiz ve bunun tüm sonuçlarını göze alacağız.” dedi.
Kashagan projesi, %16,81 hissesiyle Eni ve Shell’in de aralarında bulunduğu Kuzey Hazar İşletme Şirketi (NCOC) tarafından işletiliyor. Kazakistan’ın KazMunayGaz şirketinin de projede %16,88 hissesi bulunuyor. Karaçaganak gaz-yoğuşma sahası, Eni ve Shell’in %29,25’er hisseyle kontrol ettiği bir grubun yönetiminde ve KazMunayGaz’ın %10 hissesine sahip olduğu bir proje. Tengiz ve Korolev sahalarını işleten Tengizchevroil (TCO) konsorsiyumunda ise Chevron %50, KazMunayGaz %20, Exxon %25 ve Lukoil %5 hisseye sahip.
Satkaliyev, Kazakistan’ın bu yıl ÇKP boru hattı aracılığıyla 55 milyon ton (günlük 1,2 milyon varil) petrol ihraç etmeyi planladığını söyledi. Bu boru hattı, Kazakistan petrol sahalarını Rusya’nın Karadeniz terminallerine bağlıyor ve petrolün Türkiye ve Çin gibi çeşitli ülkelere sevk edilmesini sağlıyor. Chevron ve ExxonMobil’in de dahil olduğu bir konsorsiyum tarafından işletilen boru hattı, Kazakistan’ın petrol ihracatının yaklaşık %80’ini oluşturuyor. Satkaliyev, boru hattının Mayıs ayının ikinci yarısında bakıma gireceğini, ancak Novorossiisk limanındaki stoklar sayesinde yüklemelerin etkilenmeyeceğini belirtti.
Bakan ayrıca Kazakistan’ın Rusya’nın Druzhba boru hattı üzerinden Almanya’ya petrol ihracatını artırmayı hedeflediğini ve Moskova’nın onayına bağlı olarak bu miktarın yıllık 2,5 milyon tonun üzerine çıkabileceğini söyledi.