Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Suriye’deki iç savaşın yıkıcı ekonomik ve sosyal etkilerini araştıran kapsamlı bir rapor yayınladı.
Rapora göre, 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla 4,74 milyon Suriyeli mülteci yurt dışında yaşıyor ve bunların %61’i Türkiye’de bulunuyor.
Savaş, Suriye ekonomisine yaklaşık 800 milyar dolarlık zarar verdi. Yoksulluk yaygınlaştı ve ülkenin altyapısı büyük oranda yıkıldı.
Çatışmalar, ülkenin ekonomik büyümesini ciddi şekilde yavaşlattı. Mevcut büyüme hızında, Suriye’nin savaş öncesi ekonomik düzeyine ulaşması 55 yıl sürecek.
UNDP, Suriye’nin istikrara ulaşması için uzun vadeli ekonomik reformlar ve uluslararası yardıma ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Suriye’nin refahı iyileştirilmeden, mültecilerin dönüşü beklenemiyor.
Veriler, Suriye nüfusunun %90’ının yoksulluk sınırının altında yaşadığını ve aşırı yoksulluk oranının %66’ya ulaştığını gösteriyor. Çocukların yarısı eğitime erişemiyor, 5,4 milyon kişi işini kaybetti ve enerji altyapısının %80’i yok oldu.
Sağlık sisteminin çökmesi, su kıtlığı ve barınma krizi, milyonlarca insanı insani yardıma bağımlı hale getirdi. UNDP, bu koşulların Suriye’nin yeniden inşa sürecini zorlaştıracağını belirtiyor.
Raporda, Suriye’nin yeniden inşa edilmesi ve mültecilerin dönüşü için büyük ölçekli finansal desteğin gerekli olduğu vurgulanıyor. Suriyeli mültecilerin geri dönüşünün sağlanması için en az 12-24 milyar dolarlık acil fona ihtiyaç duyuluyor.
UNDP Başkanı Achim Steiner, “Suriye’nin toparlanması için insani yardımın yanı sıra tarım, altyapı ve temel hizmetlerin iyileştirilmesi gerekiyor” diyor.
UNDP, mülteci krizinin bölgesel etkilerini azaltmak için uluslararası toplumun iş birliği yapması gerektiğini vurguluyor.
UNDP raporu, Suriye’nin geleceği için farklı ekonomik senaryolar sunuyor. Çatışmasız bir ortamda, ülkenin kalkınması %5’lik bir büyüme gerektiriyor. Daha hızlı bir toparlanma için ise %13,9’luk bir büyüme oranına ihtiyaç duyuluyor.
UNDP Başkan Yardımcısı Abdallah El Dardari, “Suriye’nin geleceği, güçlü bir ekonomik istikrar planına bağlı. Bu, sektörlerin canlandırılmasını ve sosyal hizmetlerin güçlendirilmesini gerektiriyor” diyor.
Raporda, Beşar Esad rejiminin 2024 sonunda devrilmesi ihtimalinin ülke için bir dönüm noktası olabileceği, ancak bu geçişin uzun ve zorlu olacağı vurgulanıyor.