İngiltere’de yaşayan 59 yaşındaki Gary Buesnel, uzun süre mide ağrıları ve sindirim sorunlarıyla boğuştu. Ne yazık ki, defalarca doktora başvurmasına rağmen şikayetleri ciddiye alınmadı. Sonunda acı gerçek ortaya çıktı: Gary, pankreas kanserine yakalanmıştı.
Gary Buesnel, yıllarca karın ağrısı, ani kilo kaybı ve iştahsızlık gibi belirtilerle doktorlara gitti. Ancak bu belirtiler, fıtık veya safra kesesi taşı gibi daha hafif rahatsızlıklar olarak yorumlandı. Oysa bu semptomlar, pankreas kanserinin tipik belirtileriydi. Hastalığın teşhisi, hastaneye yatırıldıktan günler sonra konulabildi, ancak artık çok geçti. Kanser ilerlemiş olduğundan tedaviye başlanamadı ve Gary sadece on hafta sonra hayatını kaybetti.
Gary’nin kızı Leah Buesnel-Sharpe, babasının durumunun doktorlar tarafından sürekli göz ardı edildiğini ifade etti. “Babamın karnı ağrıyordu, çok kilo vermişti ve iştahı kesilmişti. Bu, onun normal hali değildi. Fakat doktorlar sürekli ‘iyisin’ dediler,” diyerek yaşadıkları çaresizliği dile getirdi.
İngiltere’de her yıl yaklaşık 10.800 kişiye pankreas kanseri teşhisi konuyor ve bu hastalık, en ölümcül kanser türlerinden biri. Leah, babasının son bir yılını sürekli rahatsızlıklarla geçirdiğini ve sonunda Acil Servis’e gitmek zorunda kaldığını anlattı: “İlk başta fıtık teşhisi kondu. Belirtileri kötüleşince tekrar acile gitti, ancak yine eve gönderildi. Neyse ki, birkaç gün sonra hastaneye yatırıldı ve asıl teşhis o zaman konuldu.”
İlk başta safra kesesi taşı sanılan rahatsızlık, karaciğerdeki anormalliklerin tespit edilmesiyle farklı bir boyut kazandı. Yapılan tetkikler sonucunda Gary’nin pankreas kanserine yakalandığı ve hastalığın dördüncü evreye ulaştığı anlaşıldı. Leah, babasının acılarını dindirmek için özel doktorlara başvurduklarını, ancak doktorun “Sekiz ila on iki haftalık ömrün var” dediğini söyledi.
Gary’nin durumu, Covid-19 pandemisiyle birlikte daha da zorlaştı. Safra kanalındaki tıkanıklık nedeniyle İngiltere’de stent takılması gerekti. Leah, “Babam geri döndüğünde karantinaya girmek zorunda kaldı. Bu da tedavi sürecini iyice karmaşık hale getirdi,” dedi.
Hayatının son haftalarını bir bakımevinde geçiren Gary, artık yemek yiyemiyor ve ilaçlarını alamıyordu. Leah, “Covid nedeniyle babamı uzun süre göremedim. Ancak son üç gününde yanında olabildim,” diyerek o dönemde yaşadıkları zorlu süreci anlattı.
Gary, 60. doğum gününe sadece bir ay kala hayata gözlerini yumdu. Pandemi nedeniyle cenazesine sadece 10 kişi katılabildi. Ancak cenaze günü sokaklar insanlarla doluydu; 400’den fazla kişi, motosikletli bir konvoyla onu son yolculuğuna uğurladı.
Leah, babasının ne kadar sevilen biri olduğunu şu sözlerle ifade etti: “O, gerçekten büyük ve nazik bir dev gibiydi. Hakkında kötü konuşan tek bir kişi bile yoktu. Herkes onu çok severdi.”
Pankreas kanseri, belirtileri genellikle belirsiz olduğu için sıklıkla başka hastalıklarla karıştırılıyor. Bu durum erken teşhisi zorlaştırıyor, oysa erken teşhis hayati önem taşıyor. Leah, bu konuda herkesi uyararak şöyle konuştu: “Vücudunuzda bir sorun olduğunu düşünüyorsanız, lütfen doktorlarınızı sıkıştırın. Çünkü bu hastalık sinsice ilerliyor. Erken teşhis hayat kurtarabilir.”