Ege bölgesinde, İzmir, Aydın ve Muğla’nın turistik ilçelerine giden otoyollarda yaşanan yaban hayvan ölümleri çevrecilerin tepkisine neden oluyor. Özellikle İzmir-Aydın-Muğla otoyollarında “Doğal yaşam tünelleri ve üst geçitleri” yapılmaması nedeniyle yılda yaklaşık 300 yabani hayvanın araç çarpması sonucu hayatını kaybettiğini belirten çevreciler, yetkilileri yaklaşık on yıldır uyardıklarını ifade ediyorlar.
Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, yaptığı açıklamada, yılda 300’den fazla yaban hayvanının trafik kazalarında öldüğünü belirterek ekolojik köprülerin bir an önce yapılması gerektiğini vurguladı. Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından bazı otoyollarda yapılmaya başlanan ekolojik köprülerin, yaban hayatının parçalanan yaşam alanlarını birleştiren önemli geçiş yolları olduğunu belirten Sürücü, bu köprüler sayesinde hayvanların su ve yiyecek bulmak için tehlikeye girmeden karşıdan karşıya geçebildiklerini söyledi.
Aydın bölgesindeki Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı, Bafa ve Azap Gölleri, Latmos (Beşparmak) Dağları ve Söke ovasındaki sulak alanlar gibi biyolojik çeşitliliğin yoğun olduğu bölgeler arasında sürekli hareket halinde olan yaban hayvanları, İzmir, Kuşadası, Söke, Didim, Milas ve Bodrum’a ulaşımı sağlayan Güney Ege turizm yolunu kullanmak zorunda kalıyor. Aynı zamanda bölge çiftçilerinin de kullandığı Söke-Milas yolu, Söke ovasını ikiye bölen yaklaşık 30 kilometrelik düz bir yol. Bu yolda yapılan yol genişletme ve bariyer çalışmaları, yaban hayvanlarının araçlara çarpma riskini artırmış durumda.
Yolun çift yönlü olarak bölünmesi ve çelik bariyerlerle güvenliğinin artırılması, trafik kazalarını azaltırken ve araçların şarampole yuvarlanmasını engellerken, yaban hayvanlarının geçişini zorlaştırarak kazalara sebep oluyor. Hem sürücüler hem de yaban hayvanları için tehlike oluşturan bu durum sonucunda yılda 300’ün üzerinde yaban hayvanı, hatta su samurları gibi suda yaşayan türler bile araç çarpması sonucu hayatını kaybediyor. Karayolunun her iki tarafında bulunan sulak alanlara ulaşmaya çalışan bu canlılar da araçların altında kalıyor.
Bahattin Sürücü ve dernek üyeleri, bu konuyla ilgili 10 yıl önce yetkili kurumlara yazılı önerilerde bulunarak bölgede incelemelerde bulunduklarını belirtti. Dönemin Orman ve Su İşleri Bakanlığı 4. Bölge Müdürlüğü’nün yaban hayvanlarının korunmasına yönelik bir çalışma başlattığını ve Karayolları Bölge Müdürlüğü’nün de yaban hayvanlarının geçiş yaptığı alanlara uyarı tabelaları diktirdiğini ifade eden Sürücü, Söke-Milas karayolunun altında bulunan ve eskiden su geçişi için kullanılan menfezlerin ekolojik alt geçiş olarak kullanılması kararının alındığını, ancak bugüne kadar hayata geçirilmediğini söyledi.
Sürücü, menfezlerde uzmanların önereceği düzenlemelerin yapılması ve yol kenarındaki bariyerlerin tel örgülerle kapatılması halinde bu tür kazaların önemli ölçüde azalacağını, dünyada bunun başarılı örneklerinin olduğunu vurguladı. Yolun düz olması nedeniyle araçların hız yaptığına ve uyarı tabelalarının yetersiz kaldığına dikkat çeken Sürücü, artan kuraklık ve iklim değişikliğiyle birlikte su sıkıntısının yaban hayvanlarını su arayışında daha fazla yol kullanmaya iteceğini ve bu nedenle Karayolları Bölge Müdürlüğü’nün yol altındaki menfezleri ekolojik alt geçişlere dönüştürerek hem sürücüleri hem de yaban hayvanlarını koruması gerektiğini dile getirdi.
