ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, The Washington Post gazetesinin eline geçen gizli bir savunma yönergesiyle ABD ordusunu yeniden yapılandırıyor. Bu yeni yapılanmanın odağında, Çin’in olası bir Tayvan işgalini engellemek ve ABD anakarasını korumak yer alıyor. Mart ayının ortalarında Pentagon’a dağıtılan belge, Başkan Donald Trump’ın savunma vizyonunun ilk adımı olarak sunuluyor. İlginç bir şekilde, belge, muhafazakar düşünce kuruluşu Heritage Foundation’ın “Proje 2024” raporundaki bazı bölümleri birebir içeriyor.
Yönerge, orduya yasa dışı göç ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede daha aktif bir rol üstlenmesi talimatını veriyor. Pentagon’un Çin’i temel tehdit olarak tanımladığı belgede, Tayvan’a yönelik muhtemel bir saldırı, tüm savunma stratejilerinin merkezine oturtulmuş durumda. Hegseth, Çin’in Bakanlığın bir numaralı tehdidi olduğunu belirterek, sadece Pekin ile yaşanabilecek büyük çaplı bir çatışmanın dikkate alındığını ve Moskova kaynaklı tehditlerin ise Avrupalı müttefikler tarafından ele alınması gerektiğini vurguluyor.
Hegseth’in hazırladığı belge, ABD ordusunun Orta Doğu ve Afrika’da sadece ABD’yi doğrudan tehdit eden terör gruplarına odaklanacağını belirtiyor. İran, Kuzey Kore ve Rusya’ya yönelik caydırıcılığın büyük ölçüde müttefik ülkeler tarafından sağlanması bekleniyor. Belgede, NATO’nun yük paylaşımını artırması gerektiği vurgulanırken, ABD’nin Avrupa’ya önemli bir askeri destek sağlamayacağı açıkça ifade ediliyor. Her ne kadar Trump’ın ilk döneminde ve Biden yönetiminde de Çin bir tehdit olarak görülse de, bu belge Tayvan senaryosunu diğer tüm askeri tehditlerin önüne koyarak farklı bir yaklaşım sergiliyor.
Heritage Foundation’ın etkisi sadece belgenin dilinde değil, aynı zamanda Pentagon’un politika dairesinde de hissediliyor. Kurumun 2024 raporunun yazarlarından Alexander Velez-Green, şu anda Pentagon’da görev yapıyor. Hatta Afrika Komutanlığı yetkilileri, kendi stratejilerini yeni savunma yönergesiyle uyumlu hale getirmek için personeline Heritage raporunu okumalarını tavsiye etmiş. Komutanlıktan bir yetkili, bu tavsiyenin partizan bir bağlamı olmadığını ve her iki belgenin de birbirini tamamladığını düşündüklerini belirtti.
Yeni yönergede Tayvan’ın savunmasına ilişkin detaylı planlar da yer alıyor. ABD’nin bölgedeki varlığını güçlendirmek için denizaltılar, bombardıman uçakları ve yeraltı hedeflerini vurabilecek mühimmatların geliştirilmesi öngörülüyor. Ayrıca Tayvan’ın savunma bütçesini ciddi oranda artırması gerektiği de vurgulanıyor. Trump ve bazı danışmanları, Tayvan’ın savunma konusunda yeterli yatırım yapmadığını daha önce de dile getirmişti. ABD, ada hakkındaki niyetini net bir şekilde açıklamazken, Çin bölgeye savaş uçakları ve donanma göndererek güç gösterisi yapıyor.
Hegseth’in yönergesi, ABD’nin kendi kıtasına yakın bölgelerdeki çıkarlarını da ön plana çıkarıyor. Belge, ordunun Grönland, Panama Kanalı ve Ümit Burnu’nda hazır bulunması gerektiğini belirtiyor. Trump’ın yakın zamanda Grönland’ın ABD için “vazgeçilmez” olduğunu söylemesi dikkat çekici. Panama Kanalı’nın güvenliğinin sağlanması ve uyuşturucu kaçakçılığına karşı daha etkili bir mücadele çağrısı da belgede yer alıyor. Ayrıca, Trump’ın önerdiği “Altın Kubbe” füze savunma sistemine de atıfta bulunuluyor.
