Karaciğerimiz vücudumuzun sağlığı için hayati önem taşır, ancak bazen sağlığımızdaki sorunları gösteren belirtileri fark etmeyiz. Gesundentgiften’a göre, karaciğerinizin sağlığınızın tehlikeye girmediğinden emin olmak için verdiği 5 sessiz yardım çağrısı şunlardır:
Karaciğeriniz, vücudunuzun yağ yakma merkezidir. Ancak aşırı yüklendiğinde, yağları etkili bir şekilde yakamaz. Bu durumda özellikle karın bölgesinde organların etrafında yağ birikmeye başlar. En kötüsü de, ne kadar egzersiz yapsanız da bu göbek yağları kalabilir veya artabilir.
Karaciğeriniz, yiyecekleri enerjiye dönüştüren bir enerji santralidir. Ancak aşırı yüklendiğinde, ne kadar dinlenmeye çalışsanız da daha az enerji üretir ve kendinizi sürekli yorgun ve isteksiz hissedersiniz.
Stresli bir karaciğer, vücudu toksinlerden yeterince temizleyemez. Bu toksinlerin birikmesi, sık sık baş ağrılarına neden olabilir ve bazen migrene benzer şiddetli ağrılara yol açabilir.
Karaciğerin bozulması, safra üretimini ve sindirimi etkiler. Bunun sonucunda şişkinlik, yemekten sonra dolgunluk hissi, kabızlık veya ishal gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Ayrıca, rahatsızlık verici bir şişkinliğe neden olarak gizlemek istediğiniz bir durumda sizi rahatsız eder.
Yiyecek istekleri de karaciğer sorunlarının bir işareti olabilir. Karaciğer, kan şekeri seviyelerini düzenlemede rol oynar. Karaciğer düzgün çalışmıyorsa, ani yiyecek istekleri ve kontrol edilemeyen tatlı veya karbonhidratlı yiyeceklere karşı yoğun arzular oluşabilir. Bu, vücuttaki dengesizliklerin bir göstergesidir.
Biyolog ve sağlık uzmanı Roland Schulze, “Stres, çevresel toksinler ve sağlıksız beslenmenin yükünü taşıyan modern yaşam tarzımız karaciğerimizi aşırı yoruyor. Artık vücut detoksifikasyon yapamaz ve metabolizmayı düzenleyemez. Bu durum, sağlığımız, görünümümüz ve genel refahımız üzerinde ciddi sonuçlara yol açar.” diyerek sorunun temelini açıklıyor.