Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü William Spindler, savaştan harap olan Suriye’nin yeniden inşası için ve milyonlarca Suriyeli mültecinin ülkelerine dönüşü için uluslararası toplumun desteğine ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Son 13 yıldır büyük bir insani krize tanık olan Suriye’de yaklaşık 13 milyon insan yerinden edildi. Bu kişilerden 7 milyonu Suriye içinde, geri kalanı ise Türkiye, Lübnan ve Avrupa’da mülteci olarak yaşıyor.
Spindler, mültecilerin büyük çoğunluğunun ülkelerine dönmek istediğini, ancak bunun için güvenliğin sağlanması gerektiğini vurguladı. “İnsanlar bize dönmek istediklerini söylüyor, ancak ülke içindeki gelişmeleri bekliyorlar. Durumun iyileştiğini görüyoruz, güvenlik giderek daha iyi hale geliyor” dedi.
BMMYK, Suriye’deki operasyonlarını yeniden başlattı ve merkezleri %80 kapasite ile çalışıyor. Ancak bazı bölgelerde İsrail hava saldırıları devam ediyor ve güvenlik kaygıları sürmekte.
Türkiye ve Lübnan’dan bazı Suriyelilerin dönüş yaptığına dikkat çeken Spindler, kitlesel bir geri dönüşün henüz başlamadığını söyledi. “Türkiye’den 7 bin 600, Lübnan’dan ise birkaç bin kişi döndü. Ancak birçok insan, ülkede sahada ne olacağını görmek için bekliyor.”
Spindler, Suriyelilerin dönebilmesi için barınma, gıda ve iş gibi temel ihtiyaçların karşılanması gerektiğini belirtti. 2025’in ilk yarısında dönebilecek 1 milyon Suriyeli için 310 milyon dolarlık yardım çağrısında bulunduklarını açıkladı.
Suriye’nin kendi halkına ve onların becerilerine ihtiyaç duyduğunu belirten Spindler, ülke dışında yaşayan gençlerin ülkenin yeniden inşasında kritik bir rol oynayacağını ifade etti. “Suriye, yurtdışındaki tüm Suriyelilerin yeteneklerine ve yoğun çalışmalarına ihtiyaç duyuyor. Onların geri dönüp ülkenin inşasına katkı sağlamaları önemli.”
Spindler, Suriyelilerin baskı altında kalmadan dönüş kararı vermesi gerektiğini ve geri dönenlerin temel ihtiyaçlarının güvence altına alınmasının şart olduğunu söyledi. “İnsanların yeniden yerinden edilmesini istemiyoruz. Onların güvenliği ve refahı için uluslararası toplumun desteği şart.”
Savaştan harap olmuş bir ülkede ilk etapta temel hizmetlerin sağlanmasında zorluklar yaşanabileceğini belirten Spindler, uzun vadede uluslararası desteğin istikrar için kritik olduğunun altını çizdi.