Araştırmacılar, vücut organlarının etrafında biriken visseral yağ miktarıyla beyindeki amiloid proteinleri arasında bağlantı buldular. Özellikle obez katılımcılarda visseral yağın amiloid birikiminin %77’sini oluşturduğu saptandı.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Mahsa Dolatshahi bu bağlantının orta yaşlarda (40-50) gözlemlenmesinin önemli olduğunu vurguladı.
“Bu bulgular, Alzheimer hastalığının erken evrelerinde kilo verme ve visseral yağ azaltma gibi müdahalelerin hastalığı önlemede veya geciktirmede daha etkili olabileceğini gösteriyor” dedi.
Çalışma, sadece obezlerin değil “skinny fat” yani sağlıklı bir vücut kitle indeksine (VKİ) sahip ama göbek bölgesinde yağ birikimi olan kişilerin de risk altında olduğunu vurguluyor. Bu risk özellikle düşük kas kütlesine sahip kişilerde artıyor.
Araştırma, demans belirtisi göstermeyen 40’lı ve 50’li yaşlarda 80 katılımcıyı kapsıyor. Katılımcıların hem visseral yağ hem de beyin taramaları yapıldı. Sonuçlar, visseral yağın Alzheimer’a yol açan biyolojik süreçlerde önemli bir rol oynadığını ortaya koydu. Çalışma Kuzey Amerika Radyoloji Derneği’nin yıllık toplantısında sunuldu.
Alzheimer hastalığı, ABD’de yaklaşık 7 milyon kişiyi etkiliyor ve bu sayının 2040’a kadar 12 milyonu aşması bekleniyor. İngiltere’de ise şu anda yaklaşık 1 milyon hasta var ve bu sayının birkaç on yıl içinde 1,5 milyona çıkacağı tahmin ediliyor.
Uzmanlar, bel çevresi ölçümünü visseral yağ riski hakkında fikir edinmek için öneriyorlar. Kadınlarda 80 cm, erkeklerde ise 94 cm ve üzeri bel çevresi risk işareti olarak kabul ediliyor. Bu yağların diyet ve egzersizle azaltılması hem genel sağlığı hem de Alzheimer riskini azaltmak için kritik bir adım olabilir. Tam bir ölçüm için bir sağlık uzmanına danışılmalıdır.