Londra’nın kalbine 45 dakikalık bir yolculuk, sizi Thames Nehri’nin ortasındaki benzersiz bir manzarayla buluşturacak. The White Cross, gelgitlerin değişkenliğine meydan okuyan bir iskele üzerinde kurulmuştur.
Yerel lezzetler ve bölgesel içecekleriyle ünlü bu evcil hayvan dostu mekan, doğal ortamıyla da öne çıkıyor. Ancak en dikkat çekici özelliği, su altında kalma potansiyelidir. Mekan sahipleri bu özelliği eğlenceye dönüştürerek bölgenin en popüler yerlerinden biri haline getirmişler.
Gelgit yükseldiğinde misafirler yüzerek masalara ulaşıyor ve su geçirmez çizmelerle servis ediliyorlar. The White Cross, sadece bir pub olmaktan çok, sıra dışı atmosferiyle turistik bir noktaya dönüşmüş durumda.
Dünyanın dört bir yanından bitkilere ev sahipliği yapan mekan, eşsiz bir deneyim sunuyor. Müşteriler, sakin suların tadını çıkarırken, yükselen gelgitlerin yarattığı heyecanı yaşayabiliyorlar.