Dünyanın Büyük Sümerologlarından “Son Sümer Kraliçesi” Muazzez İlmiye Çığ Vefat Etti
Türkiye’nin ilk kadın Sümeroloğu Muazzez İlmiye Çığ, 110 yaşında vefat etti. “Hayatın anlamı üretmek ve sevmektir” diyen Çığ, son nefesine kadar bilgi peşinde koştu.
Birinci Dünya Savaşı’nda doğan Çığ, Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarına ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna tanıklık etti. Sümer tabletlerinin çözülmesine ve yayımlanmasına yaptığı katkılarla tanındı.
Sayısız çalışma ve kitaba imza atan Çığ’ın 110 yıllık hayatını bir yazıya sığdırmak imkansız. Türkiye’nin bilim camiasında en önemli isimlerden biri olan Çığ’ın mirası, gelecek nesillere ışık olmaya devam edecek.
“Tüm Mirasım Öğretebildiklerimdir”
Çığ, “Sümerliler ‘Neden biliyorsun ama öğretmiyorsun?’ der. Benim mirasımsa öğretebildiklerimdir” sözleriyle gençlere ilham verdi. Başarının sırrının düşünmeden çalışmak olduğunu vurguladı.
Çığ’ın Hayatının Dönüm Noktası
Çığ, Ankara Üniversitesi’nde Hititoloji bölümünde eğitime başladığı yılları hayatının dönüm noktası olarak nitelendirdi. İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde yaptığı çalışmalar, kariyerinde büyük bir ilerleme kaydetmesini sağladı.
Başarısının Sırrı: Düşünmeden Çalışmak
Çığ’a göre başarının sırrı düşünmeden çalışmaktı. Sümerlere göre bilmek yetmezdi, bilgi öğretilmeliydi. Gençlere sürekli okuma, araştırma ve iyi düşünmelerini tavsiye etti.
“Cesur Değilsen Hayatta İz Bırakamazsın”
Çığ, “Gelişmeye cüret edecek kadar cesur değilsen hayatta iz bırakamazsın” dedi. Hayatının anlamını üretmek ve sevmekte buldu.
“Bu Hayatta Yaşayacağımı Yaşadım, Aklımda Keşke Diye Bir Şey Kalmadı”
Çığ, “Bu hayatta yaşayacağımı yaşadım, aklımda keşke diye bir şey kalmadı” sözleriyle hayat felsefesini özetledi. Gençlere Atatürk’ün Nutuk kitabını okumalarını tavsiye etti ve Atatürk sevgisini dile getirdi.
Türkiye, “Son Sümer Kraliçesi”ni kaybetse de fikirleri ve yaşam felsefesi gençlere örnek olmaya devam edecek.
