Kulak önündeki küçük çukurlar, pek çok insanın hayat boyu taşıdığı ilginç bir özelliktir. Bu oyuklar, tıbbi adıyla preauriküler sinüsler, kulağın gelişimi sırasında meydana gelen nadir bir anomali sonucu oluşur.
Bu çukurların tam olarak neden oluştuğu bilinmiyor. Bununla birlikte, bilim insanları, kulağın gelişimi sırasında kıkırdak dokusunun tamamen kaynaşmaması nedeniyle ortaya çıktıklarına inanıyor. Genetik faktörlerin de bu durumun oluşumunda etkili olduğu düşünülüyor.
Kulak önü çukurları, her 1000 canlı doğumda ortalama 5-10 bebekte görülür. Ancak bu oran, farklı coğrafyalarda ve etnik gruplarda değişebilir. Bazı bölgelerde bu oran %10’a kadar çıkabilir. Çukurlar tek bir kulakta veya her iki kulakta da görülebilir.
Çoğu durumda kulak önü çukurları zararsızdır. Ancak bazı durumlarda komplikasyonlara neden olabilirler. En sık görülen komplikasyon, çukur içinde oluşan enfeksiyonlardır. Bu enfeksiyonlar kızarıklık, şişlik, ağrı ve akıntı gibi belirtilere neden olabilir. Tedavi edilmezse apse oluşabilir ve daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Kulak önü çukurları genellikle bebeklerin doğum sırasında veya ilk muayenelerinde fark edilir. Teşhis, çukurun görünümü ve hastanın öyküsü değerlendirilerek konulur.
Çoğu durumda tedavi gerekmez. Ancak tekrarlayan enfeksiyonlar veya apse oluşumu durumunda cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi işlemde, çukur ve bağlı olduğu kanal tamamen temizlenir.